5 Mayıs 2017 Cuma

Öneri Makinesi'ne Önerdiler #2 (13 Reasons Why + What Ever Happened to Baby Jane?)

Merhabalar yine sizin önerilerinizden ikisini izledim, ikisi de şu aralar çok popüler :). Bu arada 30 Şarkı Meydan Okumasına davetlisiniz, yarın başlıyoruz ona da aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz :).

http://onerimakinesi.blogspot.com.tr/2017/05/sevgili-gulluk-32-30-sarki-meydan-okumasi.html

13 REASONS WHY





"Bir kızın aklında ya da kalbinde ne olduğunu bilmiyoruz. Bunu neden yaptığını bilmenin hiçbir yolu yok"

İşte bu cümle dizinin son bölümünde söylenen bir söz ve bence dizinin asıl fikri. Bu sözü duyduğum an ampül yandı ve aklıma "Virgin Suicides" filmi geldi. Ne tesadüftür ki ikisi de kitaptan uyarlama :). İntihar eden beş kız kardeş. Aklından geçenleri asla bilmeyen insanlar, aileler ve ölen beş genç kız. Orada da komşu çocuk bu tarz bir şey söylüyordu, onların aklından geçenleri ve nedeni asla bilinmeyen beş genç kızın intiharı. İşte bu dizi (ve kitap) belki de bilebiliriz ve nedenleri vardır diyor. İşte bu kitap ve dizi iddia ediyorum bu fikirden ve filmden veya kitaptan yola çıktı ve bize en az 13 neden verdi.

Dizinin genel fikrini sevdim, böyle bir yol izlemesini de. Sırf meraktan diziye başladığınız gün benim gibi tek oturuşta 7 - 8 bölüm izleyebilirsiniz. Bir süre sonra artık anlaşılıyor ve siz de Clay Jensen'dan önce dinleyenler gibi bir çırpıda nedenleri ve sorumluları merak edebilirsiniz. Clay Jensen'ın tarzı kasedi dinleyip sorumlusunun hesabını sormak, neden hepsini dinleyip harekete geçmedi? Bu durum benim için inandırıcılığını bir süre sonra yitirdi. Hikayeyi yine aynı şekilde anlatabilirdi, sadece kasetleri her bölüm için bir tane değil sadece bize dinletirken, geriye dönüşlerle ve diğer tekniklerle. En azından bir süre sonra. Diziyi genel olarak sevdim ama daha iyi olabilirdi. Birçok hikaye iç içe ve izlemesi hiç de kolay bir dizi değil söyleyeyim. Sonunu sevdim, birçok noktayı açık bırakmışlar ama Troy'un dediği gibi "We'll see" :). İkinci sezonu yapacaklar gibi de ama bence yapmasınlar, gereksiz uzar eğer öyle bir planları varsa. Yine yaparlarsa meraktan bakarım :).

Kostüm seçimlerine bayıldım; özellikle Jessica, Alex, Skye, Sheri stillerini en sevdiklerim oldu. Her karakterin belli bir tarzı var ve onun dışına çıkmıyor. Biraz tek tip olmuş ama çok riske girilmemiş seçilen kıyafetlerin renk ve desen gibi farklılıklarına gidilmiş ama yine de güzeldi.

Müziklerine gelirsek tek kelimeyle öneren arkadaşımın dediği gibi müthiş. Klasiklerden, modern klasiklere, az bilinen çok sevilenler derken birçok yeni isim de keşfettim. Her bölüm en az bir şarkıyla ayrıldım. Özellikle ilk bölümde Joy Division'ın en sevdiğim efsane şarkısı "Love Will Tear Us Apart" ve finalde çalan Angel Olsen'ın en sevdiğim şarkılarından "Windows"'un çalması beni çok mutlu etti. Yerinde ve güzel kullanılan bir müzik vardı, seçene koyana tebrikler, alkışlar. Zevkine sağlık. Bir de izleyenler anlayacak Monet's der susarım <3.

Başrol oyuncusunu hiç sevmedim, oyunculuğunu yapmacık ve özenti buldum ama 13 bölüm idare ettim :). Hannah'ya gelirsek onu Kat Dennings'e çok benzettim bence bağımsız filmlerin yeni prensesi o olabilir :). Bir de yakışıklı Justin Foley var ona her baktığımda aklıma James Franco geldi :), Franco'nun renkli gözlüsü diyebilirim :). Kendisini başarılı rollerde görmek isteriz, yetenekli, doğal bir oyunculuğu var. Genel olarak oyuncu seçimini de beğendim, 30'lu yaşlarında liseli yapılmaya çalışanlar gibi değiller, yaş ortalamasına da baktım oyuncuların 20'lerin başında gençler ve genel olarak kimse liseli değil gibi değildi. Dizide belki de bundan dolayı çok sevdiğim karakterler oldu, empati kurabildim en azından bir kısmıyla. Eklemeden geçemeyeceğim nedense ben de daha önce izlemişim etkisi bırakan bir dizi oldu en başlarda özellikle, daha önce bir tarz bir şey yapıldı mı, bilen var mı merak ediyorum.

Bir de bir daha dünyaya gelirsem bu hayatlarımdan birini Amerika'da liseli olarak geçirmek istiyorum. Ne bereketli topraklardır ki insanlar yazıyor da yazıyor, oynuyor da oynuyor. Bir tecrübe etmek lazım :):):).

Bu diziyi birçok kez reklamını gördüm ama asıl izlememe sebep olan esseve rin' e çok teşekkür ediyorum, önerilerinin devamını bekliyorum :).

What Ever Happened to Baby Jane? - Robert Aldrich (1962)




Şu aralar en çok denk geldiğim dizilerden biri olan Feud'un kaynağı bu filmi ben de merak ediyordum çünkü Feud'u izleyen herkes övüyor. Bana da bu diziyi ama öncesinde bu filmi izlememi öneren Muzaffer'e teşekkür ediyorum, filmi izledim, sıra dizi de :).

Film çok güzeldi, her ne kadar Blanche karakterinin aşırı gereksiz soğukkanlılığına sinir olsam da sonunda nedeni de çıktı, film güzeldi. Bette Davis'e özellikle ba-yıl-dım. Müthiş bir oyuncu. Yalnız benim kafamı karıştıran tarihler oldu, dün dedi sonra baya gün atladı sanki bir günü anlatıp şimdiye gelecek gibi ama bir değişikti belki benim izlediğim yerden kaynaklı bilmiyorum.

Filmde çocukken tiyatro oyunculuğuyla ünlenen Jane Hudson'ın şöhretini büyüyünce ablasına kaptırmasıyla; iki kız kardeş arasında kıskançlık ve rekabet ön plana çıkar. Çocukluk, gençlik ve yaşlılık hallerinden ilk ikisinden önemli notları aldıktan sonra olgunluk çağındaki bu iki kız kardeşten ünlü ablanın trafik kazası sonucu tekerlekli sandalyede olduğunu ve kardeşinin ona baktığını görüyoruz ama kıskançlık, asla bitmemiştir ve soğuk savaş devam eder. Çocuk oyuncunun şöhreti kaybetmesi sonucu bunu atlatamaması ve kendisi tanınmazken ablasının hala akıllarda kalması da işleri kolaylaştırmaz.

Bu filmde iki kız kardeş arasındaki bu ilişki ve psikolojik gerilim güzel yansıtılmış. Dizi de anladığım kadarıyla bu iki kız kardeşi canlandıran oyuncuların yani Bette Davis ve Joan Crawford arasında anlaşmazlığı anlatan bir dizi. İzleyen övüyor en de yakın zamanda izlemeyi umuyorum :). Yönetmenin de diğer filmlerini izlemek isterim. Teşekkürler sinemarquez yine müthiş bir öneri devamını bekliyorum :).

10 yorum:

  1. Film kesinlikle çok etkileyici ama bunda en büyük pay bence Bette Davis'in. Diziye de en kısa zamanda başlayacağım ama şu an "The Handmaid's Tale"i izliyorum, arkasından hemen ona başlayayım.

    Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haha ben de şimdi senin blogundan geliyorum, yorumlaşmışız resmen :).

      Kesinlikle katılıyorum, Bette Davis müthişti. O diziyi ben de gördüm ama kitabını merak ettiğimden, okuyana kadar izlemem herhalde. Bu aralar uyarlamalar da bir revaçta sanki :).

      Sil
  2. Hiç duymadım ikisini de

    YanıtlaSil
  3. Filme kesinlikle bakacağım, etkileyiciye benziyor ama dizi izlemediğim için emin değilim :) Teşekkür ederim öneriler için :)

    YanıtlaSil
  4. Yaşasın :) Çevremdeki herkesi Feud izle diye darlıyorum, güzel geri dönüşler almak mutluluk verici. 🤗 Filmi beğendiğine göre diziyi de seversin muhakkak..

    Bette Davis tanrıça değil de ne?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Feud'a başladım bile, ilk bölüm izlendi ve çokk güzel :). Yakında bu serinin üçüncüsü gelecek Feud ile beraber büyük ihtimal :).

      Bette Davis efsane ya <3.

      Sil
  5. Clayin hepsini bir anda dinleyememesi anlaşılabilir bence ya :D Hannahın hayatında önemli bir yeri vardı ve onu bir anda kaybetmenin, üstüne üstlük nedenleriyle tek tek yüzleşmenin getirdiği ağırlığı düşünürsek kasetleri sindire sindire dinlemesi normaldi bence. Bir de sonlara yaklaştıkça kendi kasediyle yüzleşecek olmanın korkusu da arttı. Clay Jenseni koruma ve kollama derneği başkanı olarak benim düşüncem bu :D

    Sonunu açık bırakmalarına biraz kızmıştım ama dizinin 2. sezon onayı almasına da mutlu olamadım. Yani anlatılmak istenen şey gayet açık ve vurucu bir şekilde anlatılıp bitmişken 2. sezonda ne yapılacak merak ediyorum. Umarım batırmazlar.
    Rica ederim, beğenmene gerçekten çok sevindim :')) Şu sıralar birbirinden güzel diziler izliyorum, öneri yazısı yazmayı planlıyorum onlar için :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dediğin doğru ama kasetleri tek tek dinleyip o gün kimse hesabını sorması bana inandırıcı gelmedi. Hani kasedi dinliyor bu öneri diyor gidiyor intikama ertesi gün onu unutuyor ya da öcünü alıyor ikinciye geçiyor :). Bu sistem bir süre sonra beni sıktı açıkçası belki de tahmin edilebilir olduğundan, başka yöntemlerle de anlatılabilirdi gibi.

      2. sezon hakkında dediklerine kesinlikle katılıyorum. Bence bu sonda fena değildi, ben kabul ederdim :).

      Merakla bekliyorum yazını, birkaç mini diziye daha hayır demem herhalde :).

      Sil