11 Mart 2017 Cumartesi

Atıştırmalık #10

Merhaba, Benim Adım Doris - Michael Showalter (2015)




Böyle beni eğlendiren bir filme ihtiyacım varken açıp izlediğim bir film. Kafa dağıtmalık eğlenceli bir film. Zaten oyuncular tanıdık. New Girl'ün sempatik oyuncusu Max Greenfield başta olmak üzere 2 Broke Girls'ün yetenekli komedyeni Beth Behrs de vardı ama çok az. Yine dizilerden birkaç tanıdık isim vardı. En azından benim izlediklerimden. Filmde güldüm, üzüldüm. En önemlisi amacıma ulaştım, eğlendim. Sally Field çok iyiydi. Bu arada başkarakter bir istifçi ve ben bu aralar Lifetime Channel'daki "Hoarders" programını deli gibi izlediğim için karakter hafif bile kaldı ama ilgimi çekti.


Manchester by the Sea - Kenneth Lonergan (2016)




O kadar başarılı bir dram ki ne sizi yoracak kadar melodramatik ne de hayalperest. Gerçekçi bir dram olmuş, ben çok sevdim hikayeyi. Elinde öyle anlar vardı ki sizi aşırı yorup üzecek ama o ince çizgiyi çok güzel başarıp aşırı dramdan kaçırıp ara ara mizahla beslemiş. Manchester'ın mavi/gri soğuk havasıyla desteklenmiş bu dram gerçekten başarılı. Geçmiş ile şimdinin iç içeliği düzeni çok güzel, tahmin edilebilirliği yüksek olsa da. Yalnız Casey Affleck olmamış :(. Michelle Williams göründüğü 5 10 dakikada nasıl parladıysa sen 2 saat boyunca sönük kaldın. Ben olsam ödül verecek aday olmasa yine vermezdim ama yok yani. Duygu eksikliği var. Eminim bu donukluğu başarılı bir aktör zaten yapardı gerekli yerlerde. Üzgünüm, oscar goes to another friend :(. Zaten oscarı da pek taktığım söylenemez o ayrı :).

Bozkırkurdu - Hermann Hesse


Valla şu başlığı attığım için bile mutluyum. O kadar zamandır kitap okuyamıyordum ki atıştırmalık hep film olmuştu. Bundan sonra umarım daha çok okuyup açığı kapatacağım çünkü bazen bana geliyorlar ve kitabı elime almayı bile canım istemiyor. O zamanlarımdayım şimdi. Bu kitap ilk başta nasıl elimde kaldıysa elli altmışıncı sayfalarda bir açıldı ki bir baktım sona yaklaşıyorum. Üzerine çok düşünülesi bir kitap. Goethe'nin de adının geçtiği gibi Faust'a göndermeler var. Kitapta yavaş ilerlememin bir nedeni de her cümle sonrası kendi dünyama dalmam oldu. Okurken de beni başka düşüncelere sevk etti ama sonraları toparladım. Güzel kitaptı. Bundan sonra da yazarın Siddhartha'sını okumak istiyorum.


Öneri Makinesini Sosyal Medyada Takip Edin:

https://soundcloud.com/ms-m-5
https://www.tumblr.com/blog/mubblr
https://twitter.com/onerimakinesi

16 yorum:

  1. İlk filmi izlemiş ve çok beğenmiştim. Şu anda ikinci film önerinizi açtım izlemeye başlayacağım. :) İyi yayınlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok sevindim paylaşmanıza benimle, mutlu oldum :). Hangi filmler merak ettim :). Bu listedekiler mi yoksa?

      Sil
    2. Evet bu listedekiler..Hello my name is dorothy.. Geçkin yaşındaki sally field i izlemek çok keyifliydi... diğer atıştırmalıklara da bakacağım.. zira şu ara kitap değil de film izlemeye verdim kendimi :)

      Sil
    3. Sally Field'e gerçekten hayran kaldım, özellikle mimiklerini korumasına :). Ben de bu aralar öyleyim ama yavaştan kitap okuma rutinime dönmek de iyi geliyor :).

      Sil
    4. Bu ara güzel bir film izledim. Onu da ben öneriyorum size.. Pippa Lee'nin özel yaşamı.. :)

      Sil
    5. Çok teşekkürler önerin için, hemen bakıyorum :).

      Sil
  2. İzlemişsin "Manchester By The Sea"yi
    Acıyı çok etkileyici biçimde anlatıyor bence de. Ama ben Casey Affleck'in oyunculuğunu beğendim. Kendi içindeki savaşı ve ayakta kalma savaşını güzel yansıttığını düşünüyorum.

    Doris'e de çok gülmüştüm. Dediğin gibi güzel bir kafa dağıtmalık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de tam o noktada istediğim performansı alamadığımı düşündüm ama bu benim naçizane fikrim :). Aynen komikti :).

      Sil
  3. Manchester by the Sea yine kardeşimin çok övdüğü, mutlaka izle dediği filmlerden biri. Bugün kardeşimden ikinci kere bahsediyorum ama tam bir film kurdudur kendisi. Geçen yıllarda kitap ve film konusunda yarışırdık. Artık ben onun filmlerdeki, o da benim kitaplardaki üstünlüğümü kabul etti. :-)

    Ben de uzun zamandır film izleyemiyorum. İçimden bir ses bir başlasam arkası gelecek diyor. Nisanı film ayı ilan ettim. O ay film dolu günler geçirmeyi planlıyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel bir yarış bu ama sonunda da tatlıya bağlanması iyi olmuş :).

      Süper süper, bence de başla hemen nisanı bile bekleme daha çok var, şimdiden başla sonra daha çok birikiyor :).

      Sil
  4. casey konusunda böyle düşünen filmseverler görünce seviniyorum. eğer daha önce oynadığı filmleri izlediysen adamın aynı rolü yapıyor. sadece karakter depresif olduğu için sanki bilerek o havaya girdiğini düşündü insanlar. şaşıp kalıyorum ve PR gücü karşısında saygıyla eğiliyorum. Arkamda Matt Damon ve Ben Affleck varsa ben bile oscarlık oyuncu olurum demek ki :D.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Daha önceki filmlerini izlemedim ama bu role hiç yakıştıramadım, en hüzünlü sahnede bile bir duygu göremedim. Tamam diyorum şimdi sırası ama adamda çıt yok :). Başka oyuncu olsa eminim parlardı. Yine de hikaye güçlü çok göze batmıyor :).

      Sil
  5. Benim adım Doris'i görüyor ama izlemiyordum bir daha denk gelirse bu sefer izleyeceğim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kafa dağıtmalık bir film, canın sıkıldığında aç izle :).

      Sil
  6. o zaman gone baby gone öneriyorum. casey'e rağmen güzel filmlerden biri :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bakayım o filme bir, yönetmeni de abiciğiymiş :).

      Sil